Tatilde gözünüzün önünde yağ ve şeker içeriği yüksek besinler dönüp duracak. Yiyecek üreticileri sizi cezbetmek için besinlerin nasıl daha parlak ve güzel kokulu hale getirip ışık ve ateş şovlarıyla sizi tatil sonrasını düşünmeden çok yemeye itmeyi planlıyorlar. Ancak tatilden kilo kontrolünü sağlayıp hatta kilo vererek dönmeniz için 6 altın öneriyle geldim.

Kahvaltısız güne başlamayın: İştahınızı artıran bütün kahvaltı seçeneklerinden yemek yerine, tatil süresince her gün farklı bir kahvaltı seçimi yapabilirsiniz. Kahvaltınızı mutlaka domates, salatalık, biber gibi yaz sebzeleri ile çeşitlendirin. İçecek olarak bitki çayları ve süt tercih edebilirsiniz. Kahvaltıda tüketeceğiniz ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, kuru erik, kuru kayısı gibi doğal meyveler; hem C vitamini açısından, hem de mineraller bakımından zengindir. Yarım yağlı süt ve yulaflı bir kahvaltı seçeneği de son derece sağlıklı olabilir.

Meyve suyu yerine meyveyi katı olarak tüketin: Meyveyi katı olarak tüketirseniz, daha az kalori alıp daha çok lif alırsınız. Bir bardak portakal suyu yaklaşık 110 kalori olup yok denecek kadar az lif içerir. Fakat bir orta boy portakal bütün olarak tüketilirse; 3 gr. lif içerir ve 60 kaloridir.

Kavurma, kızartma, hamur işinden kaçının: Açık büfedeki yemekler bizim için hem sağlıksız, hem de tehlikelidir. Sağlıklı gibi görünen besinlerin de pişirme yöntemlerine ve sunuluş şekillerine dikkat etmeniz gerekmektedir. Kavurma, kızartma ve hamur işlerinden mümkün olduğunca uzak durmalısınız. Özellikle mayonez gibi soslarla hazırlanan yemeklere ve mezelere dikkat edilmelidir. Tercihinizi haşlama, ızgara ve tencere yemeklerinden yana yapmanızda fayda var.

Porsiyon kontrolüne dikkat: Açık büfede veya evde küçük tabakları seçin. Büyük tabak yerine küçük bir tabak seçmeniz, porsiyon kontrolü yapmanızı kolaylaştıracaktır. Ayrıca masadan birkaç kez kalkmanıza yardımcı olacaktır. Her besin tercihi için masadan kalkmak, yavaş yemenize neden olup doyma sinyalinizin ve porsiyon kontrolünüzün sağlanmasına yardımcı olacaktır. Çünkü beyin ile mide arasındaki sinyal iletimi 20 dakika kadar sürmektedir ve 20'nci dakikanın sonunda doygunluk hissine ulaşılmaktadır.

Su tüketimini ihmal etmeyin: Yemeklerden daha da önemlisi sıvı tüketimidir. Ter yoluyla da sıvı kaybı yaşandığından vücudun döngüsü için, kaybedilen sıvının karşılanması şarttır. Sıvı ihtiyacı mümkün olduğunca su ile karşılanmalıdır. Bu yüzden günlük su ihtiyacınızı karşılamak için en az 2.5 lt su içmeyi ihmal etmeyin. Hatta fazla ter kaybettiğiniz günlerde sodayla mineral desteği sağlayabilirsiniz.

Alkol Tüketiminize farklı alternatifler yaratın: Alkol aldığınız zaman tüketilen bardak kadar şeker tükettiğinizi düşünebilirsiniz. Alkolü kısıtlamak istemeyen ama aynı zamanda da kilo kaybını hedefleyen kişiler, işlenmesi ve oluşumu açısından kalorisi en düşük olan şarabı tercih edip tüketim şeklini değiştirerek kalori kazanabilirler. Bir bardak beyaz şarap yerine, şarap bardağının içine iki ölçek beyaz şarap ve dört ölçek mineralli su karıştırarak 80 kalori kazanabilirsiniz. Aynı zamanda sıcak havada serinlemek için iyi bir alternatif olacaktır.