Metin ERDEM
Antalya, Muratpaşa’de Lara Düden Park'ta gerçekleştirilen “Gastro Alaturka” festivaline katılan TÜRSAB ve TYD Başkanları yaptıkları açıklamalarında her şey dahilin Türkiye gerçeği olduğunu söyledi.
VALİ KARALOĞLU: BU ANLAYIŞTAN VAZGEÇİN
Festivalin açılışında konuşan Antalya Valisi Münir Karaloğlu ise gastronominin artık dünyada çok önemli bir trend olduğunu, dünyada yeni olan her şeyi takip etmek gerektiğini, Bugün gelinen noktada bir sorun olduğunu ve bu sorunun çözülmesi gerektiğini belirterek, "Turistlerin kentle kucaklaşması için gastronomi bir öncüdür. Dünyanın en iyi otelleri Antalya'da ama dünyanın en iyi restoranları Antalya'da değil. Gücümüz yok mu? Sadece konuşarak bu sorunlar çözülmez. Bir yerden başlamak lazım" dedi. Karaloğlu konuşmasında daha sonra şunları söyledi: “Geçen sene bir toplantıda Alman seyahat acenteleri temsilcilerinin çok acı bir sözü vardı: 'Beyler sizin Antalya diye bir iliniz yok. Antalya Havalimanınız ve otelleriniz var. Bizi havaalanına indirip bir kutuya bindiriyorsunuz, otele bırakıp 15 gün sonra yine kutuya bindirip havaalanından uğurluyorsunuz' dedi. Bu anlayıştan vazgeçmek lazım. Turist kente girip kentle kaynaşmalıdır" Müşteri bunu istiyor otelciler de onu yapıyor.”
Festivalin açılışında konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya ise, "Her şey dahil olmasa insanlar dışarı çıkıp yemek yiyecek diyorlar. Bakın; Türkiye'ye en uygun sistem her şey dahil sistemdir. Oteller her şey dahil sistemi yaptığı için turistler geliyor. Turistler öyle istiyor ve oteller de yapıyor" dedi.
TÜRKİYE’NİN TERCİH EDİLME NEDENİ
Turizm Yatırımcıları Derneği Başkanı Oya Narin de her şey dahil sistemiyle ilgili eleştirilere değinerek, turizmcilerin bu sistemi tercih etmelerinin en büyük nedeninin otellere gelen misafirlerin bu sistemi istemesi olduğunu söyledi.'Her şey dahil' sisteminin Türkiye turizmine değer kattığını da anlatan Narin, "Bu sistem devam etmelidir. Ancak bunun yanı sıra gastronominin gelişmesi sadece sosyal ve kültürel amaçla turistleri kaynaştırmak için önemlidir" diye konuştu.
