Gebelikte şeker hastalığı görülme sıklığının arttığına dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzm. Op. Dr. Tevfik Hacıhamdioğlu, gerekli kontroller yapıldığı sürece anne ve bebek için riskli durum yoktur. Yeter ki doktorlarını dinlesinler ve şeker kontrollerini ihmal etmesinler” dedi.

 Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ile Dünya Diyabet Federasyonu'nu (IDF) tarafından, 14 Kasım “Dünya Diyabet Günü” olarak ilan edildi. Farkındalık oluşturması için Alanya Anadolu Hastanesi Başhekim ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Operatör Doktor Tevfik Hacıhamdioğlu, gebelikte görülebilen diyabet hastalıkları hakkında açıklamalarda bulundu. "Hamilelik öncesinde var olan veya hamilelik süresi boyunca ortaya çıkan diyabet, anne adaylarını tedirgin ediyor. Ancak gerekli önlemler alındığında anne ve bebeğin sağlığını korumak mümkün" diyen Op. Dr. Tevfik Hacıhamdioğlu, “Gebelikte hormonal değişiklikler arttığı için gebe kadınlarda buna bağlı olarak şeker hastalığı görülme oranları artmaktadır. Bu oran yüzde iki ile yüzde dört arasında değişmektedir. Hormonal olarak şeker yükseldiği zaman, doğal olarak annenin karnında bulunan bebekte de şeker yükseliyor. Buna bağlı olarak da bebeğin insülin yapımı artmaktadır. İnsülin direncine bağlı olarak bebekte meydana gelen insülin yüksekliği, bebeğin kilo artışına ve dolayısıyla doğum sırasında ve sonrasın bir takım komplikasyonların çıkmasına neden olmaktadır” diye belirtti.

Şeker yükleme testi
"Kadın doğumcular olarak tarama testleri içerisinde oral glukoz tolerans testi dediğimiz şeker yükleme testinin yapılmasını hastalarımıza tavsiye ediyoruz" diyen Hacıhamdioğlu, “Şeker yükleme testini biz hastanemizde şu şekilde yapıyoruz. Biz, 75 gramla yapıyoruz. 140 mg ve üzeri şeker çıktığı zaman bunu gebelik diyabeti olarak değerlendiriyoruz. Diyabeti tespit ettiğimiz zaman ne yapıyoruz, önce diyetle halletmeye çalışıyoruz. Daha sonra yapılan tetkiklerde yüksek şeker çıktığında endokronologlarla tedavi sürecini yürütüyoruz ve insülin tedavisine geçiyoruz. İnsülin tedavisine geçilen hastalarda, tabi ki bu cihaz alınarak günlük şeker takibinin yapılması gerekiyor. İnsülin kullanılmasının hastada ve bebekte yan etkisi yoktur” diye konuştu.  (İHA)

Gebelikte diyabetin yan etkileri
Hacıhamdioğlu, gebelikte diyabetin yan etkilerine de değinerek, "Annelerde kilo artışı görülmektedir. Annenin ilerde şeker hastası olma durumu yüksektir. Annede TİP 2 diyabeti, çocuklarda ise kilo artışı görülmektedir. Normal doğumda omuz takılması söz konusudur. Koldaki sinirler kopabilir ve sonucunda bebeğin felç olma durumu var. Ayrıca solunum sistemlerinde sorunlar da yaşanmaktadır. Çocuklarda ani şeker düşmeleri oluyor ve son derece tehlikeli bir durumdur. Bu yüzden bebeklerin de kontrol altına alınması lazım. Ağızdan beslenmeleri gerekiyor. Şekeri normal düzeyde tutmak önemlidir” ifadelerini kullandı.

“Sıkı kontrol gerekli"
Gebelik diyabeti saptanan hastaların sıkı bir kontrol altında bulunması, doğumlarına özen gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Hacıhamdioğlu, “Eğer tedavileri uygun şekilde yapılırsa, bebeklerin ve annelerin kiloları kontrol altına alınırsa sorun olmayacaktır. Doğum olduktan sonra tekrar bunların takibi gereklidir. Çünkü bu tip hastalarda, TİP 2 diyabet dediğimiz diyabetin görülme oranı ve sıklığı çok fazladır. Sonuç olarak biz diyoruz ki oral glukoz tolerans testini yaptırmaları gerekiyor. Kontroller için gerekli. Dolayısıyla doğum sonrası da takibe devam ediyoruz” dedi.

Riskli gebelik
Diyabetli olup da hamile olan hastalarda durumun çok daha riskli olduğunu belirten Hacıhamdioğlu, “Genellikle insülinle takip ediyoruz. Dahiliye ve endokronologlarla takip etmek gerekiyor. İnsülin kullanmalarının hiçbir mahsuru yoktur. Eğer insülin dozajlarını iyi ayarlayıp takip ederlerse hiçbir sorun yoktur. Riskli gebeliğe girdikleri için sıkı bir takibe girmeliler” dedi. Ayrıca Alanya Anadolu Hastanesi Başhekim ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Operatör Doktor Tevfik Hacıhamdioğlu, “Diyabetli hastalar hamile kalmadan önce diyabetlerini kontrol altına almaları lazım. İkincisi kilolarına dengede tutmaları lazım. Zayıflamaları gerekiyorsa zayıflamalılar. Beslenmelerine dikkat etmeliler. Genelde hastalarımızı diyetisyene gönderiyoruz. Böylelikle kilolarını ve diyabeti kontrol altına alıyorlar. Bu çok önemli bir nokta. Hamile kaldıktan sonra da takibe devam ediyoruz. On beş günde bir çağırıyorsak hastayı hamile kaldıktan sonra hafta da bir çağırıyoruz” açıklamasında bulundu.