Antalya'da 31 Ağustos 2009 günü ekmek almak için evden ayrılan Sezgi Kırıt (16), iddiaya göre sosyal medya hesabından tanıştığı O.K. ile buluştu. O.K, Kırıt’ı arkadaşı A.K.’nin evine götürdü. İddialara göre evde Sezgi Kırıt’a uyuşturucu enjekte edilip, çocuk şiddet ve tecavüze uğradı. Aynı gece evde yaşamını yitiren Sezgi Kırıt'ın cesedi, üzerindeki giysiler çıkartılarak Isparta yolunda bir araziye bırakıldı. 10 gün sonra bulunan Kırıt'ın cesedi, kimliği saptanamayınca ve Adli Tıp’ta yapılan otopside de şüpheli bir durum çıkmayınca kimsesizler mezarlığına gömüldü. Olaydan 40 gün sonra sahipsiz bir ceset bulunup gömüldüğünü öğrenen ailenin başvurusu üzerine mahkeme kararıyla mezar açıldı. İncelemede cesedin Sezgi Kırıt’a ait olduğu saptanınca soruşturma başlatıldı. Olayla ilgili O.K, A.K, kız kardeşi E.K. ile E.K.’nin oğlu M.M.K. gözaltına alındı. Adli Tıp Kurumunun otopsi raporunda da tecavüz ve darp bulgusu belirtilmediği için şüpheliler serbest bırakıldı. Şüphelilerden A.K. 1 Kasım 2014 tarihinde vefat etti. Ulusal Kriminal Büronun Sezgi Kırıt’ın ölümüyle ilgili verdiği raporda, olayın ‘zorlamalı ölüm ve tecavüz’ olduğunun belirtilmesi üzerine O.K., M.M.K. ve E.K. tutuklandı. Daha önce Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve karara bağlanan davada, tutuklu sanıklar O.K. ile M.M.K.'ye ağırlaştırılmış ömür boyu ve 21'er yıl hapis, sanık E.K.'ye ise 28 yıl hapis cezası verildi. İki hafta önce Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi’nde görülen dava duruşmasında savcı, sanık M.M.K ile O. K. ‘olası kasıtla insan öldürme’, ‘hürriyeti yoksun bırakma’, ‘çocuğun cinsel istismarı’ suçlarından, E.K.’yi ise ‘delilleri yok etme’ suçundan cezalandırılmasını ve yine sanıkların uyuşturucu temininden dolayı mahkemeden suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Tutuklama talebini kabul etmeyen mahkeme, sanıklar hakkında adli tedbir kararı verdi. 

1 ile 5 yıl arasında ceza çıktı 

Bugün yine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi’nde davanın karar duruşması görüldü. Duruşmaya, tutuksuz sanıklar M.M.K. ile O.K. ile Sezgi Kırıt’ın ailesi ve taraf avukatları katıldı. Tutuksuz sanık E.K. ise rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılmadı. Duruşmada ayrıca Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) avukatları ile bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de hazır bulundu. 

Duruşmanın ardından kararı açıklayan mahkeme heyeti, sanık E.K.’ya ‘delilleri yok etme’ suçundan 4 yıl, ‘evi terk eden çocuğu rızası ile de olsa ailesine veya yetkili makamlara haberdar etmeden yanında tutma suçu’ndan 1 yıl, sanık M.M.K’ya ‘evi terk eden çocuğu rızası ile de olsa ailesine veya yetkili makamlara haberdar etmeden yanında tutma suçu’ndan 1 yıl, sanık O.K.’ya ise ‘evi terk eden çocuğu rızası ile de olsa ailesine veya yetkili makamlara haberdar etmeden yanında tutma suçu’ndan 1 yıl, ‘reşit olmayanla cinsel ilişki suçu’nu işlediği için de 2 yıl hapis cezası verdi. 

Sanıklar, gözetim ve tutuklu süreleri göz önünde bulundurularak cezalarından mahsup edildi. 

“Bu bize dert olsun” 

Mahkeme sonrası karara tepki gösteren Kırıt ailesinin avukatı Sibel Önder ve KADEM üyeleri, mahkeme binası dışında basın açıklaması yaptı. Verilen kararın adaletsizce olduğunu söyleyen Avukat Sibel Önder, “Sezgi Kırıt, 15 yaşında birden fazla erkeğin tecavüzüne uğradıktan sonra işkenceye maruz kaldı, öldürüldü ve Isparta’da Arıkovan çiftliğine atıldı. Bugün mahkeme sanıklar için birer yıl verdi. Hukukun, adaletin öldüğü bir gündeyiz. Adalet anlamına bir kişinin hayatını kast etmeniz halinde bu hususu değerlendirme altına alınmadığını dahi gördük. Bütün delillerin olmasına rağmen, bütün işleyişe rağmen tüm sanıklar hakkında beraat kararı verildi. Bugün biz Sezgi Kırıt’ın hesabını soramadık, bu da bize dert olsun” dedi. 

“Cübbemden ve aldığım hukuk eğitiminden utanıyorum” 

Dosyada sanıklardan birinin 16 tane suç kaydının yer aldığına dikkati çeken Önder, “Uyuşturucudan hırsızlığa, hırsızlıktan nitelikli hırsızlığa, yaralama, suç aletini satın alma ve cinayet. Bunların hepsinden beraat aldı. Suç potansiyeli yüksek insanlar bugün etrafımızda dolaşıyor. Eline, gözüne, dizine her yerine muhtaç olduğumuz çocuklarımız şu an açıkta ortalıkta gezmekte. 15 yaşındaki çocuğun üzerinde adam olduğunu zanneden insanlar, bizim gözümüzde insanlıktan çıktılar. Türk toplumunun huzurunda hiçbirinin insani değer taşımadığı açık net ortadadır. Sayın başkan yerel mahkemenin vermiş olduğu sanıklar hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına istinaden buradaki savcının iki kere ağırlaştırılması talebini reddetti. Cinayet hususuna hiçbir şekilde girmedi, Sezgi Kırıt’ın nasıl öldüğü ve öldürüldüğüne dahil hiçbir cevap bulamadı Türk adaleti. Adalet bugün mülkün temeli olamadı. Bugün adalet yıkıldı ve öldü. 15 yaşındaki bir çocuğa tecavüz edip uyuşturucu vererek öldürebiliyorsanız, Türk toplumu huzurunda beraatı almaya hak kazandığınız gibi, maalesef müvekkilime vekalet ücreti ödenmesi yönünde de hüküm tahsis edildi. Kızını kaybettiğine mi yansın, kızını katledenlere üstüne bir de para verdiğine mi yansın. Ben cübbemden, aldığım hukuk eğitiminden utanıyorum. Bugün adalet ve hukuk öldü cenazesini kaldırıyoruz” diye konuştu. 

nder, davayı Yargıtay’a taşıyacaklarını, sonuç alamamaları halinde ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) kadar gideceklerini sözlerine ekledi.