Ben bu yazıları değişik konularda yazmaya çalışırken, insanlara benim yazdıklarım söylediklerim hep doğru şeyler demek istemiyorum... Ama aynı geminin içinde yolculuk yapan insanlar olarak  “yapılan yanlış işler varsa” onu hatırlatmak adına yazmaya “Bakın bunları bunları bir gözden geçirelim” demeye çalışıyorum...
Çünkü ülkemizde, yaşadığımız şehirlerde hatta yaşadığımız mahallede, nama kıldığımız camide gözden geçirilecek o kadar çok şey var ki... O kadar çok yanlışa şahit oluyoruz ki veya kendimizin yaptığı yanlışlar var ki...
Mesela diyorum ki, artık küçük çıkarlar için bile dalkavukluk ve benzeri davranışlar her yerde her kurumda her müessese de...
Her gurubun her topluluğun her cemaatin içinde... Ve bu olmaması gereken davranışlar tutumlar bizleri en güzel yerlerimizden eskitiyor, kokutuyor... Kalbimiz eskiyor, inançlarımız dinimiz imanımız bize ait olmaktan çıkıyor ve insan bir başka hale dönüşüyor...
Hakkı olmayan kimi çıkarlarının peşinde koştuğu için, çok fazla değerini kaybetti yeni insan... Takip ettiği yolun bir bataklık olduğunu hiç akıl etmedi, hakkı olmayan şeylere sahip olmayı kazanç sandı sevindi... 
Yolunu kaybetti, bataklığa saplandı, Allah’ı unutur oldu... Umuma ait pastadan daha çok pay kapmak, daha çok almak adına, yapılmayan iki yüzlülük, kurulmayan tezgâh, oynanmayan oyun kalmamak ta insan için...
Dürüst insanların kullanmaması gereken “torpil” sözü herkesin dilinde... Senin torpille elde ettiğin şey, bir başkasının hakkı, ama bunu umursamaz oldu insan...
Neredeyse hepimiz hakkımız olmayan şeylere sahip olma peşinde... Ve bunları verenlerin de,hak hukuk diye bir dertleri yok...
Bu konularda hiç de olmamız yerde değiliz...
Bunları söylemek için bu yazıların pek çoğu... Umurumda değil başkalarının ne yazdığı... Hakkınız olmayan şeylere talip olmayın, bu bir çeşit hak gaspıdır...
Özellikle siyaset dünyasında iş dünyasında, hatta dindar dediğimiz kesimler arasında da bu rezil anlayış, dalkavukluk ile torpille yer kapma para kazanma iş kapma ihale kapma ve benzeri işler, çok fazla...
Kimse kendi hakkına razı değil, herkes daha çok daha çok istemek de, umumiye ait olan pastadan...
Bir oğlunu, bir kızını Belediyeye işe yerleştiren hacı amca, diğer oğlunu da Belediyeye işe yerleştirme gayretinde, bunun için çalmadığı kapı, başvurmadığı makam sahibi kalmıyor...
Ama dönüp kendine sormuyor “Bu benim hakkım mı?” diye... Fakat namaz sonrası cami önlerinde memlekette hak hukuk kalmadığını konuşmakta, daha başka hacı amcalarla... Muradımız bu işlerin insani ve İslami olmadığını söylemek...