Orta doğuyu yeniden dizayn etmek isteyen ABD, Afganistan, Irak ve Suriye'de istediği oyunları oynadı. Son olarak Suriye'de pek başarılı olduğu söylenemez!

Hep istediğini yapan ABD bu sefer, baltayı taşa vurdu. İran, Rusya ve Türkiye işin içinde. Siyasi çözümler ise gittikçe zorlaşıyor. İnsanları sefalete, göçe, vatansızlığa iten göçler bu savaşta daha da önem taşıyor.

Türkiye Rusya ve İran ile tam anlamıyla bir anlaşma yapılamadı. Türkiye için İdlip bir beka sorunudur. Bu konuda ne Rusya ne de ABD Türkiye'yi düşündükleri yok! İdlip de çıkacak savaş çok sıcak ve çok büyük katliamı da yanında getirecektir!

Radikal unsurlar sivillerin arasına sızarsa ki daha evvel sızdı, oluk gibi kan akacaktır.

Tüm bu olacaklardan en karlı çıkan “silah tüccarları" olacaktır.

Yanlış insanlar yanlış zamanda bu savaşı tetikler. İnsanların ne kadar önemli olduğunu Afganistan, Irak ve Suriye'de gördük!

Dünyada en çok savaşların çıkmasının nedeni, kıymetli madenler ve petrol, yoksa kimse saydığımız ülkelerin halkının sağlığını filan düşünmüyor!

ABD başkanı Trump, Suriye'de nükleer silah kullanılırsa çok kızacaklarını söylemiş! Rahmetli Ecevit kızma lafını kullanmadan, “Ayşe” tatile çıkabilir demişti. Türkiye haklı bir çıkarma yapmıştı Kıbrıs'a. ABD ise binlerce kilometre Uzaktan Dünya ülkelerini tehdit edip Askeri müdahale edip çok kan döktü! Hala da kana doymadı ne yazık ki!

Türkiye göçmenlere yardım edip, elinden geleni yaptığı halde, Gaziantep'te sığınmacı kampında, güvenlik görevlilerini alıkoyup, bayrak direğinden Türk Bayrağını indirip, Suriye Bayrağını asanlar, yedikleri ekmeğin biz Türk milletinin rızkının bölünmesiyle yediklerini çok çabuk unuttular.

Eski bir Ata sözü vardır, kendi aramızda sıkça kullanırız; ne” Şam'ın şekeri, nede Arabın yüzü”.

Bana bu sözü hatırlattı.