Uzman Dr. Özge Yanık Odabaş, erken tanı ile görme kayıplarının önüne geçilebileceğini, 50 yaş üstü kişilerin yılda bir kez de olsa göz muayenesi yaptırması gerektiğini söyledi. Odabaş, katarak hastalığına da dikkati çekerek önemli açıklamalarda bulundu. Özge Yanık Odabaş, ”Katarakt göz merceğinin saydamlığını kaybetmesi ve kesifleşmesi sonucu oluşur. Lensin saydamlığını kaybetmesi sonucu alıcı hücrelere ışık ve görüntü yeteri kadar ulaşamaz ve böylece görme azalır. Yaşlanma, diyabet gibi sistemik hastalıklar, güneş ışığı maruziyeti, göz içi reaksiyonlar ve göze gelen darbeler gibi birçok durum katarak girişimine neden olabilmektedir. Ancak en sık gördüğümüz vaka yaşlanmayla ortaya çıkan katarakttır. Kataraktın tek tedavi yöntemi ise ameliyattır.
KATARAKT AMELİYATI NASIL GERÇEKLEŞTİRİLMEKTEDİR?
Hastanemizde en son yöntem olan FAKO (fakoemülsifikasyon) tekniği ile katarakt ameliyatları yapılmaktadır. FAKO cerrahisi halk arasında lazerli ya da dikişsiz yöntem olarak bilinir. Bu teknikte, göze 2.8 milimetreden küçük bir keşiden girilir, katarakt yani keşifleşmiş göz merceği ultrason dalgaları veren bir cihaz ile parçalanarak emilir, yerine katlanabilir yeni göz merceği yerleştirilir. Hasta ameliyat olduğu gün ise taburcu edilmektedir. Ameliyatı takiben günler içerisinde net görmeye başlar. FAKO’lu katarakt cerrahisinde, özel durumlar dışında, genel veya lokal anestezi yoktur, sadece gözü uyuşturan topikal damlalar kullanılır. Cerrahi sonrası 1 hafta süre ile sıvı temasından kaçınılır ve 15 gün süre ile ağır işten kaçınılır. 1 ay süreyle de topikal damla kullanımına devam eder. Kliniğimizde en sık gerçekleştirilen göz içi cerrahisi katarakt cerrahisidir. Ayda 100’ün üzerinde katarakt cerrahisi gerçekleştirmekteyiz” diye konuştu. (Haber Merkezi)
