Bir uçurumun kıyısına doğru itiliyoruz ülke olarak, özellikle Müslümanlar olarak... Batılılar demenin hiç mahzuru yok... 
Evet, batılılar veya bizimde bilmediğimiz egemen güçler "içinde ahlak olmayan, içinde din olmayan ve Tanrının müdahale etmesine izin verilmeyen" yeni bir dünya inşa etmeye çalışıyorlar...
Yani ahlaksız bir dünya, imansız kitapsız bir dünya...
Ailesiz bir dünya...
Fısıltı halinde yayılıyor artık aile olmanın, karı koca olmanın bir manası yok diye... Kadın evine istediği erkeği istediği zaman alabilmeli, bu onun hakkı diyorlar...
Bu akım bu kişilerin savundukları fikirler, ortaya koyduğu çalışmalar sanıldığı kadar küçük değil... Artık dünyanın bütün ülkelerinde “özellikle hükümetler tarafından” çok fazla rağbet gören bir ahlaksız dinsiz imansız Allah’sın düşünce...
Ne yazık ki, bu dünyanın mensupları olmak için çok gayret edenler var içimizde... Hatta bizzat idarecilerimizin çok özel çalışmaları anlaşmaları var, neden yapıyorlarsa...
Çoğumuzun bilgisinden uzak, çoğumuzun da umurunda olmadığı, İstanbul sözleşmesi denilen lanet sözleşme bunlardan bir tanesidir...
Sahi kaçımızın haberi var bu sözleşmeden, yapılalı yılar olduğu halde? Ciddiyetten uzak savunmalar ile hiç bir yere varılmayacağı bilinmeli artık...
Bu sözleşmeyi savunmanın hiçbir manası yok, ülkemizde... Aile yok edilmeye çalışılıyor, çocuklarımızdan daha çok elimizden alınmak istiyor...

Farkında olunmayan bir yangının içine doğru yürüyoruz adım adım...
Kalbi olanın, imanı olanın yükü çok fazla çağımızda...
Ama taşımaktan başka çare yok...
Ben bu yükü taşımaya razı değilim diyenler, aslında ben Tanrı ile birlikte olmak istemiyorum diyenlerdir, en azından bence...
Anlatabildim mi diye sormayacağım...
Anlayan anlasın, anlamayana da, sözümüz yok zaten... Geç kalıyoruz, geç kalınıyor, biraz daha duymazdan gelirseniz, sözünü ettiğim yangın kapımıza dayanacaktır, benden söylemesi...
Bir gün bir tanıdığınız sizi eşcinsel bir evlilik düğününe çağırsa şaşırmayın, çünkü bu konuda bütün kapılar açılıyor sözünü ettiğimiz İstanbul sözleşmesi ile...
Bir erkeğin bir başka erkekle evlenmesi, evlenmeden birlikte yaşamaları veya bir kadın ile bir kadın, erkek kardeş ile kız kardeşin cinsellik adına birlikte yaşamaları yasalar ile korunmakta...
Ülkeye dayatılan bir sözleşme gibi görünse de, sözleşmeye imza atarak her şeyi kabullenmiş olunuyor...
Bilmeyenleri haberdar edeyim diye düşündüm...
Kimse böyle şeyler olmaz demesin, oldu bile, sözleşmeye çoktan imza atıldı...