Bir an sokakların caddelerin ne hale düştüğünü, hatta arka sokakların ne hale geldiğini getirildiğini unutun...
Sadece bir an, onları yok sayın, görmezden gelin...
Yok, sayın akşamları haberlerde size duyurulan cinayetleri, değişik değişik ölümleri, kapkaç cinayetlerini, sokak çetelerinin durumunu duymamış görmemiş olun...
Allah aşkına televizyonların açık oturumlarını, bu açık oturuma çağrılan insanların cehaletlerini görünce demiyor musunuz kendinize “Allah’ım bu ülke ne hale geldi, ne hale getirildi?” diye...
Bu ülkenin bilenleri bunlar mı diye, aklınıza bir soru düşmüyor mu?
Bu vatan bizimse, hepimizinse bu konularda kafa yorulması gerekmez mi? Sorulması gerekmez mi, biz ne hale düştük, düşürüldük diye?
Mesela şimdi Alanya’yı göz önüne getirin... 
Bütün işletmeler oteller konaklama yerleri küçücük işletmeler hatta siteler neden hep yabancı isimle?
Bu gidişat hiç mi üzmüyor sizi, hiç mi bir soru düşmüyor aklınıza “Biz nereye gidiyoruz, bu gidişin sonu nereye çıkar?” diye...
Allah aşkına paranın servetin önünde bu kadar eğilmek neyin nesi, haydi söyleyin... 
Neden hiç sesi çıkmaz birilerinin, neden siyasetçilerin bir sözü olmaz... Ve neden sözü olmaz konuştukça mangalda kül bırakmayan milliyetçi görünen arkadaşların? 
Sahi ne hale getirildi bu ülke?
Mesela hiç sormuyor musunuz, bazı kişiler nasıl milletvekili oldular bu şehirde, bu ülkede diye?
Eskiden milletvekilliği yapmış arkadaşlar sahi neredeler, hani nerede kaldı bunların insan sevgisi şehir sevgisi?
Ama kıyak maaşlarını alıyorlar yiyorlar...
Umurlarında değil şehrin ne hale getirildiği, kimlerin eline düştüğü, neden bu kadar yorulduğu şehrin...
Haydi, sorun bakalım Sayın Belediye Başkanımız kaç yüz bin liralık arabaya biniyor veya kaç milyonluk?
Neden sormuyorsunuz, neden görmüyorsunuz kendinize ve şehre yapılan haksızlığı?
Bir yarımız aç ve işsizken, bir yarımız evine ekmek götüremezken, bir yarımız icralık dosyalar peşinde koşarken “Bu neyin ihtişamıdır bu kadar?” diye sorun bakalım, sorabilecek misiniz?
Kendinden, tarihinden dininden bu kadar vazgeçeme ey halkım!
Ne olur,yapma bunu kendine...