ZAMAN zaman yazıp dedik, siyaset üstüne yazı yazmanın, iyi sözler etmenin kalbi olanlar için kolay iş olmadığını…
Kabul etmeyenler etmesinler, siyaset alanı en çok kirlenen, en çok çürüyen bir alan bu ülkede, sonra din alanı da öyle…
Siyaset adamları da, din adamı denilen adamlar da, her şeyi kendi çıkarları doğrultusunda yorumlayan anlatanlar oldular bu ülke de…Görüp dururken, bilip dururken, demeyelim mi, bunun böyle olduğunu? Demezsek, bu ülke insanına haksızlık etmiş olmaz mıyız?
Çok yalan, çok masal, çok hikaye kimin yazdığı belli olmayan…
Neden demeyelim bununu böyle olduğunu, böyle olduğunu bile bile…
İtiraz eden varsa buyursun etsin…
Böyle siyaset mi olur, bu nasıl bir din anlatmaktır, din öğretmektir?
Bu işler doğru yapılıyorsa, neden hala bu ülkede, sefalet içinde pek çok insan? Neden çok yoksul var aramızda sahi, her şey doğru yapılıyorsa? Din doğru anlatılmışsa, doğru öğretilmişse, neden bu kadar çürüdü gençliği bu ülkenin?
Evet en çok küfür eden kişilerin var olduğu bir alan, siyaset dünyası…
Sahi bu kişiler, ahaliyi ne sanıyorlar, hangi gözle görüyorlar da, bu kadar yalan, bu kadar palavra sıkıyorlar diye, sormayalım mı?
Ben bu yazıyı yazarken verilen bir haber, sayın Kemal Kılıçdaroğlu “okullarda kitaplar parasız olsun” demiş, zaten artık okullarda kitaplar parasız verilmiyor mu? Bundan bile haberi olmayan bir adam, bir partinin genel başkanı ve ülkeyi yönetmeye talip…
İktidara gelirse, bu ülkeyi idare edecek biri yani…
Ne olacak sonra, ne olur sanıyorsunuz? Bunu dedik diye, kimse bizi Ak partili filan sanmasın, öyle bir şey olmadığını yazılarımızı okuyanlar bilirler…
Eğip bükmeden deriz, bu ülkede hiçbir parti ne masum, ne yaptığı her iş doğru…
Ama yaptığı işlerin doğru olanlarını da görmek bilmek durumundayız, insan olarak…
Mesela “o adam diyor” Cumhurbaşkanı için Kemal bey…
O adam dediği kişi, bu ülkenin Cumhurbaşkanı…
En azından temsil ettiği makam adına, saygı duyulması gereken…
Ne demek O adam?
Sizleri bilmem, ama ben kendime acıyorum böyle adamların konuşmalarını sözlerini dinlemek durumunda olduğum için...
Her biri çok gürültü yapanlar siyasiler…
Kusura bakmasınlar, çok fazla yalan söyleyenler, kendilerini ulaşılmaz sananlar, kendi çıkarları için çok fazla gayret içinde olanlar…
Bakın eski siyasilere…
Her birinin keyfi yerinde, ne memleket umurlarında, ne yaşadıkları şehirlerin talan edilmesi, yaşanılmaz hale gelmesi…
Sonra ne diyor Meral Ablamız…
Biz iktidara gelince onların ellerini koparacak, onların ellerini kıracağız…
Gerçi bunu Ak partililer için diyor, Cumhurbaşkanı için diyor, kimin için derse desin koparmaktan kırmaktan söz eden bir insanın ruhunda aydınlık yoktur…
Kendi hesapları tutsun diye, her şeyi yapacak kişidir öyle sözler edenler…
Hani hayatın kimi alanlarında, kimi adamlar “senin başını koparırım” derler ya, aynı onların dedikleri Meral ablanın dedikleri…
Neyse…
Bugün başlangıç olsun…
Daha sonraki günlerde yazmaya başlayacağız siyaset, siyaset adamları üstüne…
Her birine soracak sorularımız olacak, o parti bu parti demeden…
Ak partililere de, cumhuriyet halk partililere de, yeni partililere de sorularımız olacak elbet…
Eh Saadet partisini de unutacak değiliz…
Bayram değil, seyran değil “eniştem beni neye öptü?” sözü doğrultusunda, mesela kimi ulusalcılar, kimi din düşmanları, neden Saadet partisini allayıp pullama gayreti içindeler, diye…
Aydınlık içinde kalınız, iyilikler dilerim efendim…
