Yok, yok kimseye din anlatacak değilim...Nasıl olsa çok anlatan, din adına çok konuşan, çok söz eden var...Hem zaten her sokakta camilerimiz var artık, camilerde din görevlilerimiz imamlarımız, sonra vaiz hocaları, sonra şehrin müftüsü var...Anlatıyorlar söylüyorlar, çağırıyorlar, ve ahaliye "iyi adamlar, iyi Müslümanlar olun diyorlar...Ama nedense, sokaklara caddelere evlere gönüllere yansıması yok artık bu sözlerin...Kendimizi kandırmanın bir manası da yok, azalıyor iyi yanları insanların...Merhamet taşıyan gönüllerimiz azalıyor, ve kuşların çekip gittiğini, arka sokakta bir çocuğun aç sabahladığını gören de yok artık...

Gönülden gönüle yol taşıyan iyilik taşıyan, sevgi ve umut taşıyan adamların sayısı azaldı şimdilerde....

Çünkü yeni düzen, ve sonra ahalinin başında idareci olanlar, devlet büyüklerimiz "efendilerimiz yani" bunun böyle olmasını arzu ediyorlar...Onların arzu ve isteklerine göre söylensin istiyorlar kimi söylenen sözler....Dinde kitap ta, hak hukuk da, onların arzuları ve istekleri doğrultusunda anlatılıp söylensin istiyorlar...Ve bir asırdır böyle olagelmiştir bu ülkede bu işler...Biliyor musunuz 18 sene Tanrı Uludur diye ezan dinledi bu ülke insanı...Neyse daha ötesini demeyelim, deyip kimilerinin canını sıkmayalım ülkenin başı bu kadar dertte iken...

Her ne kadar "dinin kendisi" ücret karşılığı din anlatmayı, dini öğretmeyi ret etse de, şimdi böyle bu işler...Belli bir ücret karşılığı anlatılan vaazlar, okunan hutbeler, hatta okunan ezanlar...

Böyle olması gerektiğini savunanların sayısı çok fazla, ne diyelim vardır bir bildikleri...Ama, ama dinin böyle demediğini biz yine söylemiş oluruz, ötesini oturup konuşuruz müsait bir vakitte...

Kimi sözler edip de, ortalığı bulandırmanın bir anlamı yok, bu savaş günlerinde, bu evet hayır günlerinde, önemli işi var şimdi ahalinin...Particilerin partilerini birer mezhep haline getirdikleri günlerden geçiyor ülke, çok yazık ediliyor bu ülkeye, çok fazla yazık ediliyor...Kim bilir belki de haklılar, çünkü çok fazla düşmanı var olduğu ortaya çıktı ülkenin...Çok fazla haini, çok fala soytarısı...

Keşke hiç olmazsa "partilerini haklı çıkarmak adına" böylesine çok ayet hadis uydurma, hadisler ile kendilerini destekleme, kendilerini haklı çıkarmak yolunu seçmeseler idi...Ama yaptılar, ama neredeyse hepsi yaptı bunu, cumhuriyet halk partisinin seçim şarkısı baştan sona bir vahiy çağrısı...Neyse bel ki, böyle olmasında bir hayır vardır diyelim, kavga etmeyelim kimseyle...

Gerçi geçmiş zamanlarda da, olmadı değil bunlar...Mesela Süleyman Demirel denen kişi, bu konuda çok mahirdir...Çok fena kullandı Nur cemaatini, ben sizdenim dedi, daha ne istiyorsunuz dedi...Yeni Asyacılar hep bir Mehdi, bir kurtarıcı gözüyle baktılar Süleyman Demirel'e ve aynı şekilde bakmaya devam ediyorlar, şimdilerde bile, adam ölüp gittiği halde...

Çıkardıkları köprü dergisinin kapak resminde hep Demirel vardı, ve üstünde bir ayet...Sen ay halkım, sen neler görmedin ki, sana neler anlatmadılar din adına, kimleri getirip koymadılar önüne kurtarıcı diye...Ne çok kandırdılar seni aslında,seneler içersin de...

Haksızlık olmasın, yazalım...Süleymancı kardeşleri de, aynı şekilde kullandı sayın Demirel...Rahmetli Kemal Kaçar bey ile aralarından su sızmadı hiç bir zaman...Adı şanı duyulmamış gazeteler çıkardılar kimileri bazı büyük şehirlerde, paralarını kimden, kimlerden tahsil ettikleri bilinmeyen....

Neyse yine uzun ettik, demek istediklerim bunlar değildi, dendi ama...Demek istediğim "bütün bunlara boş vererek kendimizi, kendimizin sorgulaması" din adına, Allah için, aziz İslam için...Unutmayalım, hesap gününde kimseden kimseye fayda olmadığını, ve kendimize yalnız kendimizin faydası olacağını unutmayalım...

Hani durmadan usanmadan yorulmadan Müslümanız filan diyoruz ya, bunda ne kadar samimi olduğumuzu, ne kadar doğru sözlü olduğumuzu gözden geçirelim diyorum, bunun ileride lazım olacağını söylemek istiyorum...Hani denir, söylenir ya "Allah insana şah damarından daha yakındır" diye...

Sahi öylemi hissediyoruz, öyle inanıyor muyuz, buna imanımız tam mı? Yoksa öylesine mi, diyoruz, inanmış gibi yapıyoruz...İnan kardeşçe bir hatırlatma bu, kardeşçe bir ikaz, kardeşçe bir söz...Eğer Allah'ı kendimize öylesine yakın hissediyorsak, yaptığımız işlediğimiz her günahı gördüğüne inanıyorsak,Allah'ın gözü her an, her saniye bizimle ise, bizi gözetliyorsa "nasıl kötü işler yapabiliyoruz, başkalarına nasıl kötülük yapabiliyoruz, başkalarının canını nasıl acıtabiliyor, hakkını yiyebiliyoruz...

Bu edepsiz hallerimiz, bu utanmaz hallerimiz ne o zaman...Nasıl incitiyoruz yakınlarımızda olanları, emrimizde olanları, evimizde olanları, sonra komşularımızı akrabalarımızı...

Anladın beni...Bu kavga günlerinde bunları hatırlatayım dedim işte...Allah'ın bizim yanımızda olduğunu, bizi hep gözetlediğini hatırlayalım unutmayalım diye böyle sözler ettim...Kardeşçe sözler...

Çok selam güzel kardeşim...Çok Merhaba, insanları sev, sana kötülük yapanları, seni üzenleri bile...Eşini ve çocuklarını çok sev,onların üzülmesine neden ve sebep olma...Çünkü böyle olmasını anlattı Hazreti Muhammed bize...O ne güzel bir örnektir bilenler için...Birlikte binler selam edelim Ona...